Bir adam, zamanın ve tarihin akışını bozma yeteneğiyle anılırdı. İmparatorlukların çöküşüne, hanedanların yok oluşuna sebep olduğu söylenirdi. Onun yüzünden ünlü yer isimleri farklı şekillerde değişebilir, tarih yeniden yazılabilir ve bilimle din arasındaki köklü bağlantılar çözülürdü. Ancak tüm bunlar aslında hiç gerçekleşmedi. Çünkü o, deliliğin sınırlarında dolaşan bir doktordu; yalnızca kendine ait gerçeklikleri yaratmakta ustalaşmış biriydi.
Bu gerçeklik içinde zaman tek bir akıştan değil, milyonlarca farklı “şimdi”den oluşuyordu. Her bir “şimdi,” yalnızca kendine ait bir geçmişe ve geleceğe sahipti; ama birbirleriyle temas etmiyordu. Bu kaotik düzen içinde, bilimin öncüsü Boltzmann’dan ilham alarak, her şeyin temel doğrulara indirgenebileceği iddia edilirdi. Boltzmann, karmaşık formüller arasında 2+2’nin neden her zaman 4 ettiğini kanıtlamayı, basit bir ama güçlü gerçek olarak göstermekten keyif alırdı.
Bilinmeyen Üniversite, özgün düşünceyi barındıran bir ütopya gibiydi. Bu kurum, toplumun dışında kalan iki bin öğrenciye ev sahipliği yapıyordu. Ancak birçoğu, bu yalıtılmış dünyadan çıkıp insanlığın zirvesine ulaşacak icatlarla ya da keşiflerle kendini gösteriyordu. Böylelikle, uyumsuzluklarının yerini tarihe kazınan başarılar alıyordu.
Bir başka noktada, hikâyenin atmosferi keskin bir dönüşle değişiyordu. Zaman yolculuğu artık bilimsel bir gerçeklikti, ancak bu yolculuğun doğası sanılanın aksine basit değildi. Her gezgin yalnızca kendi kişisel zaman hattında hareket edebiliyordu ve başka bir gezginin geçmişine veya geleceğine müdahale edemiyordu. Zaman, milyonlarca bağımsız iplikle dokunmuş dev bir halı gibiydi; bir ipliğin çekilmesi, diğer iplikleri asla yerinden oynatmazdı.
Sonunda zaman gezginlerinin varlığı bile sona ermişti. "Spagetti sosuna dönüşmek" metaforu, bu bireysel yolculuklardan çıkıp her şeyin kolektif bir kimlik kaybına uğramasını temsil ediyordu. Her birey kendi geçmişinde yaptıkları değişikliklerle varlığını yok ediyor, ancak dünyanın genel sürekliliği bozulmadan devam ediyordu. Kendi gerçekliklerini şekillendirirken aslında hiç olmadıkları bir yerin parçası hâline geliyorlardı.
0
Hiç oy kullanılmadı
Dosyayı İndirmek İçin Robot Olmadığınızı Doğrulayın
Peyami Safa’nın Sözde Kızlar romanı, dönemin toplumsal dönüşümlerini, gençlik ve ahlaki ikilemleri keskin bir gözle inceler. Bu yazıda...
5.0
Doruk Yayınları tarafından yayımlanan "Japon Masalları", Japon kültürünün zengin ve derinlikli dünyasını yansıtan seçkin masallardan oluşan bir derlemedir....
5.0
Anton Çehov'un Köylüler adlı eseri, yazarın insan doğasını derinlemesine incelediği, toplumun farklı katmanlarındaki insanları tanımamıza yardımcı olan bir...
5.0
Can Dündar’ın Sarı Zeybek adlı kitabı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatının son 300 gününü anlatan bir...
5.0
Clifford D. Simak’ın Kent (City) adlı eseri, insanlığın yok oluşu ve köpeklerin medeniyeti devralışı üzerine kurulu...
5.0
Clifford T. Morgan’ın Psikolojiye Giriş kitabı, psikolojinin temel kavramlarını akademik bir çerçevede sunan önemli kaynaklardan biridir....
5.0
Türk edebiyatının en önemli romancılarından biri olan Peyami Safa, özellikle psikolojik derinliği ve insan ruhunu çözümlemedeki ustalığıyla tanınır....
5.0
Jack London’ın Beyaz Diş (White Fang) adlı romanı, vahşi doğada hayatta kalma mücadelesini ve insanla hayvan arasındaki ilişkiyi...
5.0
19. yüzyılın ortalarında denizlerde garip bir yaratık söylentisi yayılır. Gemi kaptanları, suda çok hızlı...
5.0
Cemal Süreya’nın "99 Yüz" adlı eseri, klasik bir roman ya da öykü kitabı değildir. Bu eser, Türk edebiyatı...
5.0
George Orwell’in 1949’da yayımlanan 1984 adlı distopik romanı, totaliter bir rejimin toplum üzerindeki baskı ve kontrolünü konu alır....
5.0
Madde 22 (Catch-22), Joseph Heller’in 1961 yılında yayımlanan ve modern Amerikan edebiyatının başyapıtlarından biri olarak kabul edilen bir...
5.0
José Saramago'nun "Körlük" (Ensaio sobre a Cegueira, 1995) adlı romanı, insani değerlerin, toplumsal düzenin ve ahlaki çöküşün sınandığı...
5.0
Salman Rushdie’nin "Geceyarısı Çocukları" (Midnight's Children), Hindistan’ın bağımsızlık süreci ve sonrasındaki toplumsal ve siyasi değişimleri, büyülü gerçekçilik unsurlarıyla...
5.0
Franz Kafka'nın "Hayvan Öyküleri" (bazı kaynaklarda "Hayvan Masalları" olarak da geçer), Kafka’nın eserlerinden derlenen ve hayvanların başkahraman olduğu...
5.0
Size daha iyi deneyim sunmak için çerezleri kullanıyoruz. Çerezlerimiz hakkında Çerez Politikası sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.